1 Ocak 2018 Pazartesi

İlk Yarının Ardından

İlk yarının 17 haftalık maratonu tamamlandı ve Fenerbahçe ligi 33 puanla lider Başakşehir'in 3 puan ardında 3. sırada tamamladı. Son 15 sezon incelendiğinde lider ligi ortalama 39 puanla bitirmiş, Fenerbahçe'nin ortalaması ise 36,5. Yani ortalamaların yaklaşık 3 puan gerisinde bir lig yaşıyoruz. Fenerbahçe bu 15 sezonun 5 tanesini şampiyon kapatmış, yani devre arasına %33 şampiyonluk ihtimaliyle giriyor.

İlk yarıda toplam 24 maç yapmışız, 13 galibiyet, 7 beraberlik, 4 mağlubiyet şeklinde bir karnemiz var. UEFA Avrupa Ligi'ne grup aşamasına gelemeden büyük bir hezimetle veda ettik. Kupada ise çeyrek final yolunda avantajlı bir skorla yolumuza devam ediyoruz. Bu 24 karşılaşmanın 15'i için yazı yazmışım, arada takıma "küstüğüm" ve yorum yazmadığım bir dönem var. Maç yazılarını maçtan hemen sonra oturup yazdığım için son dakikadaki puan kayıpları yüzünden maç yazıları ekstra kahır haline geliyor. Bu sebeple bir kez daha yazmadığım yazılar için affınıza sığınıyorum.

15 maçta verdiğim puanlara göre devre arası değerlendirmesi yaptım mevki bazında. Gelin bir göz atalım ilk yarıda kim ne yapmış. (Oynadıkları maçları en az 15 dakika oynama üzerinde değerlendirdim.)

KALE

Carlos Kameni : (6,8/10) Transferi büyük soru işaretiydi, sezona 6. resmi müsabakada başlayabildi zaten. Kaleyi devraldıktan sonra 6 maç peş peşe ilk 11'deydi ancak Kayserispor maçındaki 3 gol ile yeniden kulübe yolları göründü. Aynı dönemde Volkan'ın form tutması nedeniyle yeniden forma şansı yakalamak için Volkan'ın formsuzluğunu bekleyecek. (9 maç, 11 gol)

Volkan Demirel : (5,5/10) Puanı Kameni'ye göre düşük ancak bunu formayı kaptırmadan önceki formsuzluğuna borçlu. O dönemki puan kayıplarının büyük sorumlusu idi ancak formayı geri aldıktan sonra 7,8 düzeyinde bir ortalama yakaladı. Kameni kamçısı işe yaramış görünüyor. (13 maç, 15 gol)

SAĞ BEK

Şener Özbayraklı : (6,0/10) Sağ bekte iki bekimiz formayı paylaşmış görünüyor. Şener sezonu açtı, daha sonra Isla gelip formayı devraldı. Isla'nın sakatlığı sonrası Şener yeniden yer buldu ve şansını iyi kullanıp Isla'yı kulübede oturttu. (11 maç, 2 asist)

Mauricio Isla : (6,0/10) Formayı kaptığı dönemde takımın en iyisiydi. Ortalama puan olarak da daha yukarıda çıkacaktı ancak son maçtaki hatası onu yaktı. Devre arasında sakatlığından tamamen sıyrılıp sıkı bir çalışma ile yeniden formayı kapacağını düşünüyorum. (13 maç, 2 asist)

STOPER 

Luis Neto : (6,6/10) Takıma geç katılmasına rağmen gelir gelmez forma şansı buldu ve bunu da iyi kullandı. O da Isla gibi sakatlık sonrası yeniden formasına kavuşmakta zorlandı, tabii bunda Skrtel - Neustadter ikilisinin uyumu ve Mehmet Topal'ın ilk 11'e dönmesinin de etkisi var. (10 maç, 1 kırmızı kart)

Roman Neustadter : (6,1/10) Beklentilerin aksine bu sezon iyi süre aldı. Ön libero deneyimi nedeniyle ayağına hakim bir stoper olduğundan Aykut Kocaman'ın pas oyununun temel bir parçası oldu. Attığı 4 golle de Lugano'dan bu yana özlem duyduğumuz golcü stoper hasretini biraz olsun dindirdi. (21 maç, 4 gol)

Martin Skrtel : (5,5/10) Geçen sezon Kjaer ile beraber iyi bir tandem oluşturuyordu fakat Kjaer gidince foyası ortaya çıkmaya başladı. Kesiciliğine diyecek yok ancak bazı pozisyonlarda kolay kart görüyor ve takımı zor duruma düşürüyor. (15 maç, 2 gol, 1 asist, 1 kırmızı kart)

SOL BEK

Hasan Ali Kaldırım : (5,6/10) Oynadığı maç sayısına göre takımdaki en düşük ortalamalardan birine sahip. Puanları 4 ile 8 arası gidip gelmiş, ağırlığı 6 civarında zaten. Sahaya çıkınca ne vereceği belli olan oyunculardan, savunmada sağlam durur, hücuma neredeyse katkı vermez. Yapılması gündemde olan sol bek transferi sonrası forma şansı iyice azalacak. (15 maç, 2 gol, 1 asist)

İsmail Köybaşı : (5,1/10) Hasan Ali gibi vasatın altı bir sol bek varken ondan kötüsünü transfer etmeye ne gerek vardı diye sormak lazım Aziz Yıldırım'a. Sarı laciverti sırtına her geçiren oyuncuya sonsuz destek veririz elbette ama İsmail maalesef beklentilerin altında kaldı fazlasıyla. Valbuena'nın sakatlığı sonrası daha fazla forma şansı buldu ancak o maçlarda da ortalamanın pek üzerine çıkamadı. (10 maç, 2 asist)

ÖN LİBERO

Ozan Tufan : (7,1/10) Takımın en yüksek puana sahip ikinci oyuncusu ancak kasım ayında Aykut Kocaman ile ters düşmesi sonrası kulübeye mahkum oldu.  Modern bir 8 numaraya doğru evrilirken saha dışı nedenlerle formasını kaybetmesi takım adına üzücü. Dilerim devre arası buzlar erir ve Ozan yeniden formasına kavuşur. (14 maç, 3 gol, 1 asist)

Josef Souza : (6,8/10) Bu sezon tek ön libero oynadığı maçlarda adeta ön libero nasıl oynanır dersi verdi. Sezon başında hakkındaki transfer söylentileri hikaye gibi görünse de performansını gördükten sonra satacağımız paraya onun yerine daha iyisini almak mümkün olur mu diye düşündürmeye başladı. Bu sezon benden 10 puan alabilen (Beşiktaş maçı) 3 oyuncudan birisi. (17 maç, 1 gol, 1 asist)

Mehmet Ekici : (6,3/10) Geçen sezon olaylı bir transferin öznesi olarak takıma katıldı ancak 6 ay topa vurmayınca ilk hazırlık maçında sakatlandı. Sonrasında da profesyonellikten uzak davranışlar sonucu ilk yarı boyunca sadece 246 dakika forma şansı bulabildi. İyi bir devre arası geçirdikten sonra ikinci yarıda takıma önemli katkı vereceğini düşünüyorum. (4 maç)

Oğuz Kağan Güçtekin : (5,5/10) Takımın genç yeteneği ve bu sezonki yıldız adayı. Alt yaş kategorilerinde kendini kanıtlamış ve bu sezon A takıma katılmış ancak henüz "ben buradayım, geliyorum" diyemedi. Genellikle son dakikalarda oyuna sokup Süper Lig'in havasını almasını sağlıyor Aykut Kocaman. Dilerim birlikte oynadığı oyuncu grubundan iyi şeyler öğrenir. (3 maç)

Mehmet Topal : (5,0/10) Yıllardır ön libero pozisyonunun vazgeçilmezi olan Mehmet Topal bu sezona kötü başladı. Avrupa'da iki Vardar maçında takımın elenmesine sebep olduktan sonra formasını kaptırdı ve uzunca bir süre yedek bekledi. Artık ne hikmetse kariyerinin en iyi dönemini geçirmekte olan Ozan Tufan bir anda yedek kaldı ve kötü Mehmet Topal ilk 11'e döndü. Son haftalarda golleriyle takıma puanlar kazandırmış olsa da ön libero mevkisinin ilk yarıdaki en kötüsü olmaktan kurtulamadı. (16 maç, 2 gol, 1 asist)

SAĞ KANAT

Nabil Dirar : (5,9/10) Monaco gibi bir referansla gelip sağ kanada yerleşti ancak vasatı aştığını söylemek zor. Zaman zaman iyi işler yapıyor ama düzenli oynuyor olmasının en önemli sebebi savunmaya yaptığı katkı. Oynadığı bir çok maçta sahanın en çok koşanı oluyor ancak hücuma yaptığı katkı Fenerbahçe'nin sağ açık ortalamasının epey altında. (20 maç, 3 gol, 3 asist)

Samed Karakoç : (4,0/10) Pişmek için bir kaç fırın ekmek daha yemesi gerekiyor. Oynadığı 2 kupa maçını izlerken henüz futbolun temel olgularının farkında olmadığı izlenimine kapıldım. (2 maç)

SOL KANAT

Mathieu Valbuena : (7,2/10) En yüksek ortalama ile takımın yıldızı. Performansı sadece puanlarına değil, istatistiklerine de yansımış durumda. Kariyerinin en yüksek rakamlarına geçen sezon 10 gol, 7 asist ile ulaşan Valbuena, bu sezon henüz ilk yarıda 6 gol, 13 asist ile kariyer rekorunu kırdı. Sahadaki oyuncuların yüzlerini görmesem bile yer aldığı bir karşılaşmada kimin Valbuena olduğunu kolaylıkla anlayabilirim çünkü sahada en çok arzulayan her zaman o. Yaşı itibariyle savunmaya katkısının sınırlı olması nedeniyle sakatlığı sonrası kulübeye hapsoldu ancak yedekten verdiği katkıyla bile kendini hatırlattı. İkinci yarı performansını sürdürmesi halinde takımı şampiyon yapma yeteneğine sahip. (21 maç, 6 gol, 13 asist)

Aatıf Chahechouhe : (4,4/10) Takımın bal yapmayan arısı. Koşu mesafesi alanında en üst sıralarda ancak yaptığı pasların çoğu yana ve geriye. İleri gitmek için risk almadıkça yaptığı bütün iş vakti boşa geçirmek oluyor. Kesinlikle Fenerbahçe kalitesinde değil, forma şansı bulduğu 15 maçta 1 kupa golü dışında katkı yapamamış olması dikkat çekici. (15 maç, 1 gol) 

FORVET ARKASI

Giuliano Victor de Paula : (7,0/10) Bu sezon takımın skor yükünü çekenlerin başında geliyor. Son dakika transferi olması nedeniyle takıma geç adapte oldu, 4-3-2-1 düzenine alışmakta zorlandı ancak 4-2-3-1'e dönüşle beraber forvet arkasına geçince kalitesini gösterdi ve neden Brezilya milli takımında oynadığını bize hatırlattı. (16 maç, 8 gol, 2 asist)

Alper Potuk : (5,3/10) Alper'i tek mevki ile kısıtlamak yanlış ama bu sezon ağırlıklı olarak forvet arkasında forma şansı buldu. Sezon başında skor katkısıyla başlayınca yeri sağlam dedik ancak magazin dünyasından sıyrılamayınca sezonun büyük bölümünü kulübede geçirdi. Kulübeden gelince konsantre olup katkı sağlamakta zorluk çekiyor. "Tuvana Türkay hanımdan ayrılmış olması" nedeniyle İkinci yarı bu eksikliğini gidermesini umuyorum. (14 maç, 5 gol, 1 asist)

FORVET

Vincent Janssen : (5,9/10) O da geç gelip adaptasyonda sıkıntı çekenlerden. Bazı maçlar "keşke bu adamı satın alabilsek" dedirtirken, bazı maçlarda da ne işi var sahada diye sorgulatıyor. Ligimize uygun olan fiziği güçlü forvet yapısı ile takımı ileride tutma adına önemli işler yaptı ilk yarıda. Sakatlığını atlatıp devre arası güçlenirse ikinci yarıda formayı kaptıracağını düşünmüyorum. (12 maç, 3 gol, 2 asist)

Jose Fernandao : (5,7/10) Geçen sezon kolu kırıldıktan sonra kendini toparlayamadı. İlk yarıda 168 dakika forma şansı buldu ancak eski gol kralı performansından fersah fersah uzaktaydı. Devre arası gideceği konuşuluyor, Fenerbahçe'de miadının dolduğunu düşünüyorum. (3 maç, 2 gol)

Roberto Soldado : (5,0/10) Büyük paralara transfer edilip beklenenleri veremeyen forvetlerin son halkası. Soldado'nun kalitesi tartışılmaz ancak kondisyonu maksimum 45 dakikaya izin veriyor. Golcü kimliği sayesinde ceza sahası içinde topla buluştuğu her an tehlikeli oluyor. İkinci yarıda direkt ilk 11de olmasa da yedekten girerek katkı verdiği maçlar olacağını düşünüyorum. (13 maç, 5 gol)

Ahmethan Köse : (4,0/10) Sezon başında forvet eksikliği çektiğimiz dönemde bir anda ilk 11de kendine yer buldu ancak forma şansı bulduğu ilk 5 maçta isabetli şut atamadan formayı kaptırdı. Fenerbahçe seviyesine ulaşacak gibi görünmüyor. (7 maç, 1 gol)

Robin van Persie : (2,0/10) Söyleyecek söz yok aslında, 2.5 sene önce geldiğinde rüzgarlar estiren adam şimdilerde 100 TL'lik vale ücretini kulübe itelemenin derdinde.. İki sezondur beklenen performansı gösterememiş olmasına rağmen iyi sayıda gol yakalamıştı ancak bu sezon Aykut Kocaman ile ters düşünce forma şansı dahi bulamaz hale geldi. İşler çirkinleşmeden devre arasında takımdan ayrılması herkesin hayrına olacaktır. (4 maç)

TEKNİK DİREKTÖR

Aykut Kocaman : (6,3/10) Oyuncular sıralamasına koyduğumuzda 6. sırada yer alıyor Aykut Kocaman. Hezimet düzeyindeki Vardar ve Akhisar maçlarını çıkardığımız zaman ortalaması 7,1'e çıkıyor ki bu daha gerçekçi sayılabilir. Sezon başında 6 oyuncunun gidip 10 oyuncunun geldiği bir takımın başına geçti. Düzeni oturtmakta zorluk çekti, forvetsizlik yüzünden Avrupa'dan elendi. Bireysel hatalar yüzünden zirveden uzaklaştı. Oyun şablonunu değiştirirken yol kazalarına denk geldi. En sonunda yaptığı 5/5'lik seriyle zirveye ortak olacağının sinyalini verdi. Formda Başakşehir'in başındaki Abdullah Avcı, çifte şampiyon apoletli Şenol Güneş ve imparator Fatih Terim karşısında işi hiç kolay değil. İkinci yarıda puan ortalamasını yukarı çekmesi gerekecek. Bunun için de rakip deplasmanlarda yenilmemek ve Anadolu'da puan kaybı yaşamamak gerekiyor. Bakalım bu ağır yükün altından kalkıp 17 hafta sonra takımını liderlik koltuğuna oturtabilecek mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder